Obezite hastası olanlar ve obezite ameliyatı için bir merkeze ve hekime başvurmayı düşünen hastalar için gerek sosyal medya platformlarında, gerek televizyon programlarında, gerekse internet sitelerinde en çok merak edilen soru belki de, “Tüp Mide Ameliyatı Riskli midir?” sorusudur. O kadar haklı bir soru ki. Söz konusu olan en önemli hazineniz, sağlığınız…
Bunu düşünerek açtığımız başlığımızda Bursa Bariatric ve Medicana Obezite Akademisi gibi tüp mide ameliyatlarında en çok tercih edilen merkezlerde başarılı tüp mide ameliyatlarına imza atan Op. Dr. Ersoy Taşpınar’ın vereceği güvenilir bilgilere başvurduk.
Öncelikle tüp mide ameliyatının kimlere yapılabileceğini açıklığa kavuşturmak gerekir. Bu ameliyat vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde veya 35 in üzerinde olup ek hastalıkları olan veya 30-35 arası olup kontrolsüz diyabet veya metabolik sendromu olanlara uygulanabilir. Kişi zayıflamaz ise gelecekte ciddi hastalıkların başlaması muhtemeldir. Yani obezite kozmetik bir sorun değil ciddi bir sağlık sorunudur.
Tüp mide ameliyatı aşırı kilolu ve obez olduğu hekimce karar verilenlerin birden fazla hastalıklarını iyileştirmek ve yaşam kalitelerini artırmak amacıyla midenin büyük bölümünün alınması işlemidir.
Tüp mide ameliyatının başarılı olma yüzdesi, doğru obezite merkezi seçimi ve cerrahi ekibe bağlı olduğu kadar, obezite hastasına da bağlıdır elbette. Ameliyat öncesinde öngörülen fazla kiloların tüp mide ameliyatı sonrasında 18-20 ay içerisinde yaklaşık olarak yüzde 70-90 oranında sağlıklı bir şekilde azalması, başarılı bir obezite ameliyatı geçirildiğinin göstergesidir.
Buradan yola çıkarak, tüp mide ameliyatında karşılaşılabilecek olası komplikasyonları tüm cerrahi girişimler için de geçerli olan kanama, organ yaralanması, emboli ve anesteziye bağlı komplikasyonlardır. Elbette bu genel risklerdir ve yeniden altını çizmek gerekir ki tüm mide ameliyatında genel cerrahi müdahalelerde karşılaşılabilecek riskler vardır. Yapılan çalışmalarda kanama riski %0,9, emboli atma riski %0,3-4 olup bu riskler obezite ameliyatına değil kişinin obez olmasından kaynaklı risklerdir. Yanı bu kişi başka bir ameliyat olsa da aynı riskler söz konusudur. Kaçak riski%1-2 olup bu risklerin gelişmemesi için doktorun alacağı tedbirler ;tecrübe, kalliteli tek kullanımlık malzeme, hastanede yardımcı personel bakımı, hastaya ait tedbirler ; ameliyat öncesi ve sonrası diyete uyum, sigarayı bırakmak, bol bol yürüyüş yapmaktır.
Hekim gözetiminde tüp mide ameliyatından sonraki hastanın sağlık durumunun seyrine göre bazen ikinci bir ameliyat ya da ameliyatsız müdahaleler gerekebilir. Bu anlamda hastanenin donanımı ve ekibin tecrübesi son derece önemlidir
Tüm bunların yanı sıra tüp mide ameliyatında cerrahi operasyona bağlı ölüm riski yüzde 0.2 gibi çok düşük orandır. Yapılan çalışmalarda , kalp, beyin, yemek borusu ameliyatlarında ölüm oranlarının daha yüksek olduğu görülmektedir.
Risksiz bir ameliyat tabi ki yoktur. Ancak önemli olan komplikasyonların öngörülen oranların üzerinde olmaması ve komplikasyon gelişirse de hastanenin ve ekibin donanımının bu durumu çözebilecek yetide olmasıdır.
Tüp mide ameliyatı (mide küçültme ameliyatı) Avantajları ve Ayrıntıları; Tüm mide ameliyatının avantajları dikkati çeker. Tüp mide ameliyatlarının en büyük avantajı komplikasyon riski düşüktür.
Aşırı kilolu bireylerin son 10 yılda tercih ettiği tüp mide ameliyatı, mide küçültme operasyonu olarak da biliniyor.
Tüp mide ameliyatları, başta ABD olmak üzere tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de en sık uygulanan şişmanlıkla mücadele yollarından biri olarak karşımıza çıkıyor. Aşırı kilolu bireyler, şişmanlıktan şikayet edenler ya da görüntüsünden memnun olmayanların başvurduğu tüp mide ameliyatları, uzmanlarca belirli ölçümler yapıldıktan sonra tercih edilen bir yöntemdir.
Tüp Mide Ameliyatı nasıl yapılır? Riskleri, çeşitleri, faydaları!
Kolay ve hızlı yoldan zayıflama yöntemi olarak bilinen Tüp Mide Ameliyatı, aşırı kilo problemi yaşayan kişilerin başvurduğu alternatif bir yöntemdir. Kilo vermek isteyen obezite hastalarına kalıcı tedavi yöntemi sunan Tüp Mide Ameliyatı nedir, nasıl yapılır? Mide Küçültme ameliyatı için kaç kilo almak gerekir?
Tüp mide ameliyatı, karın ön duvarında milimetrik deliklerden “laparoskopik”, yani “kapalı” olarak midenin yaklaşık yüzde 80’lik bölümünün alımıdır.
Tüm mide ameliyatı sırasında bir kesi yapılmadığı için karında bir kesik izi oluşmaz. Tüm mide ameliyatı’nda özel ve tek kullanımlık “stapler” adlı el aletlerinin yardımı ile midenin yüzde 80’lik bölümünü kesip çıkartmaya dayalı “restriktif” , yani gıda alınımını “kısıtlayıcı” bir girişim söz konusudur.
Vücut kitle indeksinin (vücut kütlesinin, uzunluğunun metre cinsinden karesine bölünmesiyle hesaplanır) 40’ın üstünde olması, günümüzde en sık rastlanan ve ölümcül hastalıkların kapısını aralayan bir sağlık sorunudur.
Obezite cerrahisi dediğimiz şişmanlık giderici “kapalı” ameliyatlar sayesinde, şişman bireylerin yeniden sağlıklarına kavuşması mümkün olabilmektedir.
Tüp mide ameliyatı tam bu noktada bazı avantajlar sunmaktadır.
Tüp Mide Ameliyatının Avantajlarından bazıları şöyle sıralanabilir:
Mide geçiş yolu daraldığı için az miktarda gıdayla doyma hissi yakalanır.
İştah hissi veren hormon üretimi düşer. Bu da iştah azaltıcı etki gösterir.
Dengeli beslenmek artık daha mümkündür. Her şeyden az az yenebilinir.
Besinlerin mide ve bağırsak sistemindeki doğal akış yolu korunur.
Tüp mide ameliyatlarında komplikasyon ve yan etki oranı oldukça düşüktür.
Tüp mide ameliyatından sonraki bir yıl içinde fazla kiloların büyük bir bölümü kaybedilir.
Tüp mide ameliyatı, her ne kadar mideyi küçülterek kilo verilmesini hedefleyen bir ameliyat olsa da uzun yıllara yayılan sonuçları beraberinde getirir.
Tüp mide ameliyatı sonrasında hastalarda B vitamini, demir, folik asit, ve D vitamini eksikliği gelişebilmektedir. Bu nedenle, düzenli aralıklarla bazı vitamin ve elementler için kan tahlilleri yapılmalı ve bir beslenme uzmanından destek alınmalıdır.
B vitamini eksikliği, fark edilmediği takdirde beyin fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. B1 vitamini ve B12 vitamini, beyin fonksiyonları için olmazsa olmaz vitaminlerdir. Tüp mide ameliyatı sonrası en sık eksikliği tespit edilen bu vitaminleri uzman kontrolünde almakta yarar vardır.
B12 vitamininin eksikliği depresyon ile kendini gösterebilir ve Alzheimer hastalığına benzer bir tabloya yol açabilir. Demir eksikliğiyse kansızlık ile kendini gösterir ve soluk görünümün dışında, çabuk yorulma ve hızlı kalp atımı en sık karşılaşılan belirtileridir.
Bunların yanı sıra, tüp mide ameliyatından sonra hastalar ilk gün biraz ağrısı yaşamaktadır. Bu nedenle ilk günü rahat geçirebilmeleri için ağrı kesici uygulanmaktadır.
İkinci gün itibariyle hasta, ağrı hissetmemeye başlar. Bu ağrının ikinci gün yaşanmaması, tüm mide operasyonunun ve mide organının özelliği ile ilgilidir. Sonuç itibariyle, tüp mide ameliyatından sonra hasta kısa sürede kendini toparlayıp ayağa kalkarak uzmanlar eşliğinde günlük yaşamına devam edebilmektedir.
Günümüzde; genetiksel yapı, yanlış ve zararlı beslenme, hareketsizlik, iş ve sosyal yaşam koşulları sosyo-kültürel faktörler, psikolojik ve ekonomik sorunlar nedeniyle aşırı kilo almak, eğer önüne geçilmezse, kaçınılmaz bir hal almıştır.
Bugün, Türkiye’de birçok kişi şişmanlıkla mücadele etmektedir. Tüm mide ameliyatı, obezite cerrahisinde ne sık tercih edilen yöntem olarak son yıllarda yükselişe geçen bir mücadele yoludur.
Tüp mide ameliyatı geçiren hastalar, ameliyat öncesi doğru tetkikler, uzman ellerden geçirilen operasyon ve ameliyat sonrası destekle günlük yaşamlarına daha sağlıklı ve yenilenmiş olarak devam etmektedir. Aşırı kiloları nedeniyle sağlık sorunları yaşayan hastaların tüp mide ameliyatını tercih etmelerinin nedeni de başarılı sonuçlara dayanan örneklerin çok sayıda olmasıdır.
Tüp mide ameliyatı geçiren hastalar, yaşamlarında yeni bir sayfa açtıklarını belirterek, saha sağlıklı ve mutlu bir hayat sürmenin keyfini çıkardıklarını söylüyorlar.
AÇIKLAMA: Tüp mide ameliyatı nedir, kimlere yapılır? Tüm mide ameliyatı Türkiye’de sıklıkla tercih edilen bir yöntemdir. Tüm mide ameliyatının avantajları dikkati çeker. Tüp mide ameliyatlarında komplikasyon riski düşüktür. Tüp mide ameliyatından hemen sonra kilo verilir. Tüp mide ameliyatından sonra bir yıl içinde hedeflenen kiloya ulaşılır. Şişman insanlar tüp mide ameliyatını bu nedenle tercih eder. Tüp mide ameliyatında karında iz kalmaz. Tüp mide ameliyatında ilk gün ağrı olabilir. Tüp mide ameliyatında ikinci gün ağrı yoktur. Tüp mide ameliyatında midenin yaklaşık yüzde 80’lik bölümü alınır. Tüp mide ameliyatı vücut kitle indeksi 40’ın üstünde olanlara yapılır. Tüp mide ameliyatından sonra yeme alışkanlıkları ve egzersiz gibi çeşitli yaşam tarzı değişikliğine gidilir. Tüp mide ameliyatı sonrasında B1, B12 ve demir gibi vitamin ve minerallere ihtiyaç vardır. Tüp mide ameliyatından sonra uzman diyetisyen eşliğinde bu vitaminler alınmalıdır.