Obezite Cerrahisi Blog
Aşırı kilodan kurtulmada cerrahinin önemi nedir?
Halk arasında şeker hastalığı olarak bilinen diabet ve aşırı kilo tedavisinde Özel Medicana Bursa Hastanesi bünyesinde, Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr.Ersin Öztürk ve Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Ersoy Taşpınar ile deneyimli ekipleri tarafından bu tedavinin gerçekleştirilmesi amacıyla çeşitli ameliyatlar yapılmaktadır.
Modern tıbbi tekniklerden biri olan mide kapasitesinin azaltılması (Mide Küçültme) ve bağırsak uzunluğunun azaltılması yöntemleriyle Obezite ile Diabet Cerrahisi ameliyatları da gerçekleştirilebilmektedir.
Öncesinde kapsamlı incelemelerin yapıldığı bu operasyonlar herkese uygulanamaz. Hasta şikayeti dikkate alınarak detaylı bir teşhis çalışması yapılır. Tanılama işlemlerinden sonra gereken cerrahi girişimler devreye alınır ve ardından gereken ameliyat prosedürleri işletilir.
Obezite Cerrahisi operasyonları kimlerde gerçekleştirilebilir?
Aşırı kilo ve şeker hastalığı tedavilerinde uygulanan bu cerrahi işlemler, 18 ile 60 yaş aralığındaki bireylere uygulanabilir. Bu işlemlerin öncesinde diyetisyen, dahiliye uzmanı ve psikologlardan oluşan bir ekip tarafından hastalarda tanılama çalışmaları yapılır.
Beden kitle indeksinin 40 üzerinde tespit edilmesi, altında olması durumunda da metabolik hastalıklara dair bulgunun varlığı değerlendirmelerin ana eksenini oluşturur. 18 yaşındaki hastalara uygulanmayan bu cerrahi tedavi yöntemi, 60 yaşının üzerinde bulunan hastalarda, bireyin fiziksel nitelikleri göz önünde bulundurularak yapılır.
Mide hacminin azaltılması (Mide Küçültme) işleminden önce neler dikkate alınmalıdır?
Aşırı kilo ve mide hacminin azaltılması işlemleri her hastaya göre değişen bir süreçler zinciridir. Bireysel nitelikler ve hasta ihtiyaçları doğrultusunda yapılan bu ameliyatlardan önce hastalar bütün özellikleriyle incelenmelidir. Bu ameliyatlardan hastanın maksimum fayda sağlayacağına kanaat getirildikten sonra prosedür başlatılır. Operasyon bittikten sonra bireyin uyum sağlaması çok önemlidir. Bireylere, operasyon sonrasında karşılaşacakları yaşam şekli hakkında detaylı bilgilendirme yapılır ve operasyondan sonraki 1.5 ile 2 sene zarfında yüz yüze geleceği değişiklikler anlatılmalıdır. Bu noktada danışan ile hekimin karşılıklı olarak güven duyması elzemdir.
Obezite Cerrahisinde sonuca ne kadar sürede ulaşılır?
Tıbbi istatistiklere göre hastalar, Mide Küçültme işlemi sonrasında yaşanan ilk 6 aylık zaman zarfında, ameliyat öncesindeki kilolarının yarısını kaybetmektedir. Sonraki 6 ay içinde yine yüzde 50 oranında kilo kaybı yaşanır. Böylece bir yıl içinde toplam kilonun yüzde 75’i kaybedilir. Danışanların ideal kilolarına 1,5 sene içinde ulaşmaları öngörülür. Bu noktada en önemli husus, hastaların beslenme programına ne kadar sadık kaldığı ve korunma programını harfiyen uygulamasıdır. Kesinlikle 180 günlük ilk zaman zarfı en mühim olanıdır.
Obezite Cerrahisi ile ne amaçlanır ve hangi çeşit ameliyatlar uygulanır?
Cerrahi müdahale ile gerçekleştirilen aşırı kilo tedavisinde iki önemli hedef ve amaç vardır. Bunlardan ilki; midenin küçültülerek tüketilen besin miktarının otomatik olarak azaltıldığı ‘Kısıtlayıcı Ameliyatlar’dır. İkinci amaç ise bağırsakların kısaltılarak emilimin azaltılması için besin emiliminin düşük seviyelere çekilmesidir.
Hangi bireyler hangi obezite cerrahisi uygulanır?
Obezite Cerrahisi, hormonal rahatsızlığı olmadığına kanaat getirilen ama halen kilo veremeyen ve bunların yanı sıra farklı tedavi metotlarına da cevap vermeyen hastalarda uygulanır. Aşırı kilodan muzdarip her hastaya bu cerrahi işlemler uygulanamayabilir.
Obez bireylerin ameliyatla tedavi edilebilmesi için bazı kıstaslar vardır. Hastanın yaşamsal tehlikesinin olmadığına kanaat getiren hekim bu kararı verebilir.
18-56 yaş aralığında bulunan, VKİ 40 üzerinde olan, kardiyoloji, gastroenteroloji, yüksek kolesterol, uyku apnesi sorunları yaşayan, hormon problemleri bulunan, madde ya da alkol iptilası olan hastalara uygulanmaz. Ayrıca 5 sene boyunca kronik obezite hastalığı bulunan hastalara da uygulanmaz. Hekimler, farklı tedavi yöntemleri ile sonuca ulaşamayan hastalarda obezite cerrahisi yöntemlerini uygularlar.
Son dönemde malum Korona virüs nedeniyle Obezite Cerrahisi olan kişilerden endişeli Mesajlar geliyor bana.
Obezite AmeliyatI sonrası ilk günlerde her ameliyat da olduğu gibi bağışıklık sistemi zayıflayabilir. Ancak bu aylarca sürmeyecektir. Sonuçta Obezite Ameliyatı olmuş kişiler hastalıklı ya da eksik değiller. Obezite Ameliyatı olmuş kişiler vitamin ve minerallerini düzenli aldığı sürece toplumdaki diğer kişilerden daha riskli olmayacaktır. Hatta obez olan kişiler daha da risk altındadır.
İngiltere’de yeni yayınlanan koruma klavuzuna göre risk altındaki kişiler;
- 70 yaş üstü olanlar
- 70 yaş altında ise aşağıdaki hastalıklar varsa
- Kr kalp, böbrek ve karaciğer hastalığı olanlar
- Parkinson, motor nöron hastalığı, multiple skleroz hastaları.
- Dalak hastalığı olan veya dalağı alınmış olanlar
- HIV + ler
- Steroid veya kemoterapi alanlar
- Vücut kitle indeksi >40 olanlar
- Gebeler
Dünyanın 21. Yüzyılda karşılaştığı en büyük salgın olan Korona virüs’den en kısa sürede kurtulup sağlıklı günlerde görüşmek üzere
Mide balonu gelişen tıpla birlikte hızlı kilo vermeye yardımcı olan ve kilo vermeyi destekleyen uygulamalardan bir tanesi ve obezite hastalarına uygulanabilmekte.
Hastaları için yeni bir hayatın kapılarını açan Op. Dr. Ersoy Taşpınar Bursa mide balonu yöntemini uygulamakta ve ameliyatsız seçenekleriyle hastaların tercihi olmakta. Bu yazı sizleri mide balonu nedir, nasıl takılır, riskleri nelerdir ve kimlere takılır? gibi konularda aydınlatmak için detaylıca kaleme alındı.
Fizyolojik ve psikolojik pek çok soruna yol açan obezite devletin ve tıp dünyasının sürekli sorun aradığı, çağımızın hastalığı olma konumunda. Fast food tüketimi, şeker hastalığına zemin hazırlayan insülin direnci, hareketsiz bir yaşam ve düzensiz beslenme sonucu fazla kilo sorunu yaşayan insanların sayısı giderek artmakta.
Obeziteden kurtulmak için hastalar pek çok diyet denese de bazen insulin direnci ve ila kullanımı gibi faktörler kilo verme direncine yol açabiliyor ve kilo vermek hayallerden öteye geçememiş oluyor. Sağlıklı bir yaşam için fazla kilolardan kurtulmak büyük önem taşıyor çünkü obezite kanserden çoklu organ problemlerine kadar pek çok sorunu beraberinde getiriyor. Spor ya da diyet sonucu istedikleri kiloya ulaşamayan hastalar genellikle ameliyat korkusu yaşıyor ve bu psikolojik durum daha fazla kilo almalarına sebep olduğundan işler daha da karmaşık bir hal alıyor.
Mide Balonu Uygulaması
Mide balonu, morbid obeziteyi gideren bir işlem ya da obezite cerrahisinin alternatifi değildir. Mide balonu bir mide küçültme ameliyatı yöntemi değildir, yani bu uygulamada bir ameliyat yapılmaz.
Mide balonu yöntemi sadece morbid obezite cerrahisine hazırlanan aşırı kilolu süper obezlerde, ameliyat öncesinde kilo verme amacıyla kullanılır. Ayrıca hafif kilolu olup ameliyata kabul edilmeyen hastalarda bir yardımcı yöntem olarak, çok nadir de olsa uygulanabilmektedir.
Bu yöntemde; endoskopi yoluyla hastanın midesinin içine yumruk büyüklüğünde, içi su ile doldurulmuş bir balon koyulur ve böylece gıda alımı kısıtlanır.
Mide balonu nedir?
Mideye balón takılması, ameliyatsız bir zayıflama yöntemidir. Hastanede yatış gerektirmez. 15 dakikada takılan balon sonrasında hayatınıza kaldığınız yerden devam edebilirsiniz. Bir yıl boyunca midede kalan balon, erken doymayı sağlar ve porsiyonların küçülmesi sayesinde, kişinin daha az kalori ile beslenmesini temin eder.
Mide Balonu İşe Yarıyor Mu?
Mide balonu yöntemiyle hastalar sınırlı oranda kilo verebilir ve balon en fazla 1 yıl sonra çıkarılmak zorundadır. Ayrıca karında gerginlik, ağrı, kusma gibi nedenlerle hastaların önemli bir kısmı zamanından önce balonun çıkartılmasını istemektedir.
Elipse mide balonu nedir?
Bu yeni kilo verme yönteminde hastalar kapsülü yutuyor ve daha sonra kapsül tokluk hissini canlandırmak için midenin içinde şişiyor. Bir mide balonu olan O balon, ameliyat gerektiren diğer yöntemlerle kıyaslandığında hastaların faydalanabileceği müdahalesiz en etkili yöntemdir.
Mide Balonu Nasıl Takılır?
Cerrahi bir yöntem değildir. İşlem anestezi altında hasta tamamen uyuduktan sonra endoskopi eşliğinde gerçekleştirilir. Öncelikle midenin iç yüzü incelenir. Midede balon yerleştirmeye engel bir durum olmadığı görüldükten sonra endoskop yardımıyla balon yerleştirilir ve balonun özelliğine göre belli ölçüde hava veya sıvıyla şişirilir. Midede kalma süresine ve balon içindeki sıvı miktarının ayarlanabilir olma özelliğine göre aynı amaca hizmet eden çeşitli balonlar modelleri bulunmaktadır. İşlemi gerçekleştirecek doktorunuz sizi bu konuda detaylı olarak bilgilendirecektir. İşlemden 12 saat önce yemek yemeyi, 6 saat önce de sıvı alımını durdurmalısınız. Balon şişirildikten sonra mide bulantısı olabileceği için buna uymak son derece önemlidir. İşlem yaklaşık 20 dakika sürmektedir. İşlemden sonra 1-2 saat gözlem altında kalacaksınız sonra evinize gidebilirsiniz. Bu işlem anestezi altında yapılacağı için sonrasında o gün araba kullanamazsınız. Mide balonuyla, cerrahi yöntemler kadar olmasa da etkili kilo kaybı sağlanabilir.
Balon midemde ne kadar kalabilir?
Mide balonu mide içerisinde 6 ay kalacak şekilde dizayn edilmiştir. Bazı balonlar 1 seneye kadar kalabilmektedir. Sonrasında yine anestezi altında balon söndürülerek endoskopi yardımıyla çıkarılır.
Balonla ne kadar kilo verebilirim?
Bu size bağlı olmakla birlikte balonla 10-25 kg arasında verilebilir. Kaybettiğiniz miktar, başlangıç ağırlığınıza ve yeni bir diyet ve egzersiz rejimini uygulama ve sürdürme yeteneğinize bağlıdır. Mide balonu çıkarıldıktan sonra belli bir diyet ve egzersiz rejimini devam ettirmek mecburidir.Yapılan çalışmalarda total vücut ağırlığının ortalama %15-20’sinin balonla verilebildiğini gösterilmiştir.
Balon takıldıktan sonraki süreç nasıl geçer?
Balon takıldıktan sonra ilk günler kendinizi biraz konforsuz hissedebilirsiniz. Bazı hastalar gıda alımıyla mide bulantısı hissedebilir. Zaman zaman kusma atakları olabilir. Birinci haftadan sonra bu şikayetler geçer. İlk hafta açlık hissi baskılanır. İkinci hafta açlık hissi yavaş yavaş geri gelir ancak az yemekle doygunluk hissedilir. 3-6 haftalar arasında mideniz balona tamamen adapte olur ve daha fazla gıda tüketebilir hale gelirsiniz. Bu süreçte yeme alışkanlıklarınız düzeltmeye çalışmalısınız. Hızlı yememelisiniz, doygunluk hissi oluştuğunda yemeyi bırakmalısınız. Bu süreçte, yemek sonrası mide bulantısı ve hıçkırık gibi belirtiler olursa bu çok fazla veya hızlı yediğinizi gösterir. Sonraki haftalarda kilo vermenizin devam etmesi için yaşam tarzı değişiklikleri (egzersiz ve doğru beslenme alışkanlıkları) son derece önemlidir.
Obezite; vücut sistemleri (endokrin sistem, kardiyovasküler sistem, solunum sistemi, gastrointestinal sistem, deri, genitoüriner sistem, kas iskelet sistemi) ve psikososyal durum üzerinde yarattığı olumsuz etkilerden dolayı pek çok sağlık problemlerine neden olmaktadır.
Obezitenin çeşitli hastalıklarla ilişkisi bilinmekte olup morbidite ve mortaliteyi artırıcı etkisi de ortaya konulmuştur. Fazla kilolu olma Avrupa Bölgesinde her yıl 1 milyondan fazla ölümün ve hasta olarak geçirilen 12 milyon yaşam yılının sorumlusudur.
Obezitenin Yol Açtığı Sorunlar;
- Kalp krizi riski ve koroner arter hastalığı,
- Ağır uyku apneleri ve çeşitli solunum problemleri,
- İnme riskine bağlı olarak felç geçirme,
- Şeker hastalığı,
- Yüksek tansiyon,
- Damar tıkanıklıkları,
- Karaciğer yağlanması,
- Trigliserti ve kolesterol yüksekliği,
- Cinsel fonksiyon bozuklukları
gibi birçok soruna neden olmaktadır.
Lütfen tedavi için bir hekime başvurunuz.
Obezite hastası olanlar ve obezite ameliyatı için bir merkeze ve hekime başvurmayı düşünen hastalar için gerek sosyal medya platformlarında, gerek televizyon programlarında, gerekse internet sitelerinde en çok merak edilen soru belki de, “Tüp Mide Ameliyatı Riskli midir?” sorusudur. O kadar haklı bir soru ki. Söz konusu olan en önemli hazineniz, sağlığınız…
Bunu düşünerek açtığımız başlığımızda Bursa Bariatric ve Medicana Obezite Akademisi gibi tüp mide ameliyatlarında en çok tercih edilen merkezlerde başarılı tüp mide ameliyatlarına imza atan Op. Dr. Ersoy Taşpınar’ın vereceği güvenilir bilgilere başvurduk.
Öncelikle tüp mide ameliyatının kimlere yapılabileceğini açıklığa kavuşturmak gerekir. Bu ameliyat vücut kitle indeksi 40’ın üzerinde veya 35 in üzerinde olup ek hastalıkları olan veya 30-35 arası olup kontrolsüz diyabet veya metabolik sendromu olanlara uygulanabilir. Kişi zayıflamaz ise gelecekte ciddi hastalıkların başlaması muhtemeldir. Yani obezite kozmetik bir sorun değil ciddi bir sağlık sorunudur.
Tüp mide ameliyatı aşırı kilolu ve obez olduğu hekimce karar verilenlerin birden fazla hastalıklarını iyileştirmek ve yaşam kalitelerini artırmak amacıyla midenin büyük bölümünün alınması işlemidir.
Tüp mide ameliyatının başarılı olma yüzdesi, doğru obezite merkezi seçimi ve cerrahi ekibe bağlı olduğu kadar, obezite hastasına da bağlıdır elbette. Ameliyat öncesinde öngörülen fazla kiloların tüp mide ameliyatı sonrasında 18-20 ay içerisinde yaklaşık olarak yüzde 70-90 oranında sağlıklı bir şekilde azalması, başarılı bir obezite ameliyatı geçirildiğinin göstergesidir.
Buradan yola çıkarak, tüp mide ameliyatında karşılaşılabilecek olası komplikasyonları tüm cerrahi girişimler için de geçerli olan kanama, organ yaralanması, emboli ve anesteziye bağlı komplikasyonlardır. Elbette bu genel risklerdir ve yeniden altını çizmek gerekir ki tüm mide ameliyatında genel cerrahi müdahalelerde karşılaşılabilecek riskler vardır. Yapılan çalışmalarda kanama riski %0,9, emboli atma riski %0,3-4 olup bu riskler obezite ameliyatına değil kişinin obez olmasından kaynaklı risklerdir. Yanı bu kişi başka bir ameliyat olsa da aynı riskler söz konusudur. Kaçak riski%1-2 olup bu risklerin gelişmemesi için doktorun alacağı tedbirler ;tecrübe, kalliteli tek kullanımlık malzeme, hastanede yardımcı personel bakımı, hastaya ait tedbirler ; ameliyat öncesi ve sonrası diyete uyum, sigarayı bırakmak, bol bol yürüyüş yapmaktır.
Hekim gözetiminde tüp mide ameliyatından sonraki hastanın sağlık durumunun seyrine göre bazen ikinci bir ameliyat ya da ameliyatsız müdahaleler gerekebilir. Bu anlamda hastanenin donanımı ve ekibin tecrübesi son derece önemlidir
Tüm bunların yanı sıra tüp mide ameliyatında cerrahi operasyona bağlı ölüm riski yüzde 0.2 gibi çok düşük orandır. Yapılan çalışmalarda , kalp, beyin, yemek borusu ameliyatlarında ölüm oranlarının daha yüksek olduğu görülmektedir.
Risksiz bir ameliyat tabi ki yoktur. Ancak önemli olan komplikasyonların öngörülen oranların üzerinde olmaması ve komplikasyon gelişirse de hastanenin ve ekibin donanımının bu durumu çözebilecek yetide olmasıdır.
Son yılların en çok konuşulan cerrahi müdahalelerinden biri tüp mide ameliyatlarıdır. Git gide sağlıksız beslenme nedeniyle dünyada ve
Türkiye’de hızla artış gösteren obezite hastalığından kurtulmak isteyenler, tüp mide ameliyatları için obezite merkezlerine ve obezite cerrahisi yapan hekimlere başvuruyorlar.
Tüp Mide Ameliyatı Fiyatları Nedir ?
Tüp mide ameliyatı 2019 güncel fiyatlarını öğrenmek içi bizimle iletişime geçebilirsiniz?
Detayları öğrenmek için tıklayınız.
Her makalemizde olduğu gibi bu makalede de vurgulamak isteriz ki obezite ameliyatı merkezinin ve obezite ameliyatını gerçekleştirecek hekimin önemine vurgu yaparak insan hayatının söz konusu olduğu böylesi bir konuda iyi bir araştırma yapıldıktan sonra karar kılınmalıdır.
Tüp mide ameliyatı denince ilk akla gelen ve uzman kadrosuyla dikkat çeken merkezlerden Bursa Bariatric ve Medicana Obezite Akademisi başarılı hekimi Op. Dr. Ersoy Taşpınar, obezite hastalarını bu konuda bir kez daha uyarıyor ve “Sağlık ucuza gelmez” diye belirtiyor.
Başarılı ameliyatlarıyla adından söz ettiren ve obezite ile mücadelede birçok hastayı sağlığına kavuşturan Taşpınar, tüp mide ameliyatının obezite ameliyatları arasında en çok başvurulan cerrahi müdahale olduğunu söyledi. Böylesi önemli bir ameliyatın maliyetlerini göz önünde bulunduracak olursak hastanın en güvenilir obezite tedavi ve obezite ameliyatı merkezinde uygun fiyatlarla sağlığına kavuşmasının mümkün olduğunun altını çizdi.
Obezite gibi yaşam kalitesini azaltmasının yanı sıra pek çok diğer hastalıkları da beraberinde getiren bir sorunun güvenilir ellerdeki tedavisi paha biçilmez olsa da gelin tüp mide ameliyatı maliyetlerine ve maliyetleri etkileyen faktörlere göz atalım:
2019 yılında obezite merkezleri ve hekim tercihine göre değişen bu fiyatlar, skalanın ucuzlayan ucu hakkında soru işaretlerini de beraberinde getiriyor. Yani, hastanenin desteğine ve kalitesine göre değişim gösteriyor. Tüp mide ameliyatı fiyatlarının hastane ve hekime göre değişiklik göstermesinin nedenleri arasında; hekim maaşı, uzman ekip maliyeti, malzeme fiyatı, refakatçı maliyeti, yoğun bakım maliyeti gibi unsurlar yer alıyor.
Vücut Kitle İndeksi (VKİ) nedir, obezite ameliyatı olmak için bu değer ne kadar olmalıdır?
Vücut Kitle İndeksi kişinin boy ve kilosunun matematiksel bir hesaplama ile elde edilen oranı demektir. Bu hesaplamaya göre hasta; VKİ 30-35 arasında ise 1.sınıf obezite, 35-40 arasında ise 2.sınıf obezite, 40 ve üzerinde ise mobid obezite hastası olarak sınıflandırılır.
Tüp mide ameliyatının gerçekleşebilmesi için hastanın VKİ 35 ve 35in üzerinde olması gerekir.
Tüp Mide ameliyatı nedir, nasıl gerçekleşiyor?
Tüp Mide Ameliyatı VKİ 35 ve üzeri olan hastalarda uygulanan bir operasyon türüdür. Tüp Mide ameliyatı laparoskopi yoluyla karnınıza 4 delikten girilmesiyle gerçekleşen bir ameliyattır.
Tüp Mide ameliyatı ile midenizin 4%3 lük bölümü alınır. Kapalı yöntem ile gerçekleşen bir ameliyat olduğundan konforlu ameliyat sınıfına girer.
Tüp Mide Ameliyatının riskleri nelerdir?
Tüp mide ameliyatları kapalı yöntemle gerçekleşen operasyonlar olduğundan konforlu ameliyat sınıfına girer. Tüp mide ameliyatının yüksek olmamakla birlikte kaçak,kanama, emboli ve anesteziye bağlı riskleri bulunmaktadır. (daha&helliip;)
Türkiye şu anda Avrupa’da en fazla obezite seviyesine sahip ülke olarak yer almakta olup, 4’ü (% 28.1) yetişkin nüfusunun üçte biri obez ve üçte biri (% 63.4) fazla kiloludur.
Önümüzdeki 20 yıl boyunca, ülkedeki obez yetişkin sayısının çok daha fazla kişiye çıkacağı tahmin ediliyor. (daha&helliip;)