Obezite cerrahisi amacıyla başvurmuş kişilerde ilk görüşme sırasında ayrıntılı bir değerlendirme yapmak gerekir.
Morbid Obezite Nedir?
Gün içerisinde tükettiğimiz besinler ile aldığımız enerji, fiziksel hareketlerimiz ve metabolizma hızımız tarafından yakılmadığı durumda alınan bu enerji yağa dönüşür ve kilo alımı gerçekleşir. Vücutta biriken fazla yağ bir süre sonra fazla kilolara, şişmanlamaya ve obeziteye sebep olmaktadır.
Şişmanlığın da belli seviyeleri bulunmaktadır. Bireyler normal seviyenin çok az üzerinde olan fazla kilolarıyla sağlıklı bir yaşam sürebilirken, bu kilolar belirli bir seviyeyi aştıktan sonra sağlık sorunları ve ölüm riski oluşturacak duruma gelir. Şişmanlık sınırının bu risk dolu seviyeye ulaşması durumu morbidobezite olarak adlandırılmaktadır.
Morbid kelimesinin asıl kökeni ”Morbidus” olan hastalıklı, sağlıksız anlamında kullanılan Latince bir kelimeden gelmektedir. MorbidObezite, hastalıklara neden olacak şekilde aşırı kilolu olma manasında kullanılan tıbbi bir terimdir. Morbidobezite riskli bir sağlık problemidir ve tedavi edilmesi şarttır. Tedavi edilmediği takdirde hayati risk oluşturarak, tetiklediği hastalıklarla çok ciddi sorunlara sebebiyet verebilmektedir.
Estetik görüntünün kaybolmasının yanı sıra çok ciddi bir hastalık olan obezite, hem dünyada hem de ülkemizde artış göstermektedir. Bu nedenle hastalıkla mücadelede büyük bütçeler ayrılmış durumdadır. Obezite hastaları tüketime üretimden daha çok önem vermektedir. Ülkemizde bulunan kadınların üçte biri, erkeklerin ise beşte biri obezite hastalığına yakalanmış durumdadır. Eğitim seviyesinin de şişmanlığı etkilediği gözlemlenebilmektedir.
Morbid obezitenin sebepleri aşağıdaki gibidir:
- Kalıtsal faktörler
- Metabolizma değişimleri
- Medikasyona bağlı şişmanlıklar
- Aşırı miktarda yemek yenmesi
- Hareketsiz bir yaşam sürem ve egzersiz azlığı
Eğer obezite cerrahisi tercih etmiyor ve obezite ilaçlarını kullanmak istemiyorsanız morbidobezitehastalarına aşağıdaki tedavi yöntemleri de önerilmektedir.
- Uygulanan diyetler
- İlaçlar
- Hormonal tedavi uygulamaları
- Yemek yeme alışkanlıklarının değiştirilmesi
- Egzersiz programı uygulanması
Yukarıdaki tedavi yöntemleriyle hastalarda uzun dönemde kilo kaybı sağlanabilmektedir. Ancak verilen kiloların bir süre sonra geri alınması sebebiyle, morbidobezite hastaları açısından başarı yüzdesi istenen düzeye ulaşamamıştır.
MORBİD OBEZİTE AMELİYATLARI HAYATI DEĞİŞTİRİYOR...
Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre; günümüzde Beden Kitle İndeksi (BKİ) 40’ ın üzerinde olan kişiler Morbid Obez olarak tanımlanmıştır. Son araştırmalarla ortaya çıkan veriler korkutucu boyutlara ulaşmakla birlikte dünyada 10 yılda obezite oranı %33 oranında artarken önümüzdeki 20 yıl içinde de en önemli sağlık sorunu olması beklenmektedir.
Obezite estetik bir sorun olmaktan ziyade, bir hastalık olarak kabul edilmektedir. Dünyada ve ülkemizde obezite giderek artış göstermekte ve bununla mücadele için ciddi bütçe ayrılmaktadır. Obez olan hastalar üretici olmaktan çok tüketici konumundadır. Ülkemizde kadınların üçte birinin, erkeklerin ise beşte birinin obez olduğu belirlenmiştir. Ayrıca şişmanlığın eğitim seviyesi ile yakından ilgili olduğu belirlenmiştir.
Hangi insanlar şişman olarak değerlendirilir?
Bilimsel olarak şişmanlığın sınırları belirlenmiştir. Şişmanlığın ölçümü için kullanılan yöntemde vücut kitle indeksi ve bel çevresi ölçümü değerlendirilmektedir. Vücut kitle indeksi (VKİ), vücut ağırlığının (kg) boyun (mt) karesine bölünmesi sonucunda (kg/m2) alınan sonuçtur. Bu yöntem sık kullanılmasına rağmen hamilelerde, çocuklarda ve kaslı bir yapıya sahip olan kişilerde yanıltıcı sonuçlar vermektedir. Kişiler vücut kitle indeksine göre zayıf, normal kilolu, fazla kilolu ve şişman olarak sınıflandırılmaktadır.
Bel çevresi ölçümü neden önemlidir?
Vücut kitle indeksi vücutta olan yağ miktarı hakkında genel bir bilgi vermektedir. Fakat vücutta olan yağ miktarının hangi bölgelerde biriktiği de önemlidir. Vücutta karın bölümünde biriken yağlar, kalça ve diğer yerlerde biriken yağlardan daha önemlidir. Bu yüzden şişmanlığın değerlendirilmesinde, bel çevresi ölçülmelidir. Kişinin kilosunun fazla olması akciğer hastalıkları, kalp hastalıkları gibi önemli rahatsızlıklarla ilgili risk oranını yükseltmektedir.
-
Bel çevresi ölçümü erkeklerde 94 cm olduğunda artmış riskten, 102 cm olduğunda yüksek riskten bahsedilmektedir.
-
Bel çevresi ölçümü kadınlarda 80 cm olduğunda artmış riskten, 88 cm olduğunda yüksek riskten bahsedilmektedir.
Şişmanlık zararlı mı?
Şişmanlık kişilerde kalp ve damar sistemi, solunum sistemi, hormonal sistem, iskelet sistemi, sindirim sistemi ve genital sistemi etkisi altına alarak, önemli hastalıklar açısından risk oluşturmaktadır. Yüksek tansiyon, kalp krizi, şeker hastalığı, eklem rahatsızlıkları, solunum rahatsızlıkları, kısırlık, adet düzensizlikleri, safra kesesi hastalıkları, kanser türleri, iktidarsızlık gibi hastalıkların bir sebebi de obezitedir. Şişmanlık vücuttaki tüm organları etkileyebilen bir rahatsızlıktır.
Obez kişinin taşıdığı riskler nelerdir?
Obez kişi normal kilolu kişilere göre 6 kat daha fazla nörolojik bozukluk, 5 kat fazla hipertansiyon, 5 kat fazla Tip2 diyabet, 2 kat daha fazla hiperkolesterolemi, 2 kat fazla osteoartrit yaşamaya meyilli olur.
Morbid Obezitenin cerrahi dışı tedavisi nasıl olur?
-
Uygulanan diyetler
-
İlaçlar
-
Hormonal tedavi uygulamaları
-
Yemek yeme alışkanlıklarının değiştirilmesi
-
Egzersiz programı uygulanması
Bu uygulamalar kişilere uzun dönemde kilo verdirebilir. Ancak verilen kiloların belli sürede geri alınması nedeniyle, morbid obezite hastaları açısından başarı yüzdesi istenen düzeye ulaşmamaktadır.
Hızlı kilo verme sakıncalı mıdır?
Şişman kişiler kısa zamanda kilo verebilmek için vücudu yıpratan sportif aktivitelere ya da aşırı ve hızlı kilo verdiren diyetlere başvuruyorlar. Bu çabalar vücudun metabolizması üzerinde olumsuz etki yaptığı gibi, bütün dengeleri bozmaktadır. Sağlıklı bir diyetle verilen kilolar ayda 2 kg olmalıdır. Bunun yanında fiziki aktivitelerin düzenli yapılması gerekir. Obez olan kişiler doktor kontrolünde aylık 4 kg olacak şekilde kilo verebilirler. Herkese farklı bir şekilde diyet programı hazırlanmalıdır.
Morbid Obezitenin diyetle kontrol altına alınmasında nelere dikkat edilmelidir?
Kişilerin önce enerji alımının kısıtlanması gerekmektedir. Günlük alınan kalori miktarı 500-1000 Kcal azaltılmalıdır. Bu şekilde şişman kişiler ortalama olarak haftada 0,5 kg kilo verebilirler. Bu düzenleme ideal kilo verme hızıdır. Günlük alınan kalori miktarı azaltılmalı, fakat 800 Kcal altına düşülmemelidir. Bu belirlenirken günlük istirahat enerjisiyle, bazal metabolizma gibi hesapların değerlendirilmesi gerekir. Bunların uzmanlar tarafından yapılması daha faydalı bir çalışma olur. Uygun bir diyette alınan enerjinin % 30 oranı yağlardan meydana gelmeli, kalan bölümü sebze ve meyveler oluşturmalıdır. Besin alımının azaltılması ya da egzersizlerin arttırılmasıyla sağlanan 250-500 Kcal günlük enerji azalması haftada 0,50 kg kilo verilmesini sağlayacaktır. Düşük kalorilik diyetler başta fazla kilo verilmesine neden olur. Ancak bu diyetler uzun süre devam ettirilemez. Yeniden verilen kiloların alınması kaçınılmazdır. Bu yüzden bu diyetler fazla tavsiye edilmemektedir. Bu tür diyetler 12-16 haftadan daha fazla uygulanmamalıdır. Hastalar tıbbi sorunlara karşı gözetim altında tutulmalıdır. Kısa sürede fazla kilo vermek için aşırı diyet yapılması ya da vücudu yıpratan egzersizler uygulanması son derece yanlıştır. Hızla verilen kilolar, hızla geri alınmaktadır.
Morbid obezler neden kilo veremezler ya da neden bu kadar kilo alırlar?
Kilo alıyor olmak, bilimsel olarak harcanandan daha fazla kalori almak demektir. Eğer Cushing gibi obezite oluşturan özel bir hormonal rahatsızlığı yoksa ve bir kişi tedrici olarak kilo alıyorsa bunun ön koşulu gereksinimden fazla yemek yenmesidir. Oysa gerek bilimsel verilere ve gerekse normal yaşam pratiğine baktığımızda morbid obezlerde kalıcı kilo kaybı diyetle maalesef mümkün olamamaktadır. En sık rastlanılan durum, arada özel diyet ve ciddi uğraşlar sonucu 10-15 kilo verilmesi ve sonra bu kiloların fazlası ile geri alınmasıdır. Bazı kişilerin neden morbid obez oldukları tam olarak bilinmemekle birlikte aynı aile bireylerinde sıklığının daha fazla olması, genetik bir alt yapının varlığına ve fazla kalorilerin depolanma mekanizmasında bir bozukluğa işaret ediyor olabilir diye düşünülmektedir. Ayrıca henüz morbid obeziteyi başarılı olarak giderebilen mucizevi bir ilaç da bulunmamaktadır.
Diğer tüm yöntemler yeterli bir süre denenmesine rağmen başarılı olunamamışsa, günümüzdeki en etkin kalıcı kilo kaybını sağlayabilen tek yöntem “morbid obezite cerrahisi” yani bariatrik cerrahidir.
Morbid obezite tedavisinde ilaç kullanımı nasıl olur?
Diyet ve egzersiz uygulamalarının uyumunu sağlayan ilaç tedavileri faydalı olabilir. Fakat ilaç tedavisi tek başına faydalı bir uygulama değildir. İlaç tedavisi obeziteye bağlı hastalıkların olması halinde uygulanmalıdır. Bunun dışında18 yaşından küçüklerde, kontrolsüz hipertansiyon hastalarında, psikiyatrik hastalıklarda ilaçlar kullanılmamalıdır.
Morbid Obezitenin genel cerrahiyle ilişkisi nedir?
Vücut kitle indeksi 35-40 üzerinde olanlar, bunun yanı sıra hastalıkları bulunanlar ve diğer tedavilere rağmen kilo veremeyenler için cerrahi yöntemler uygulanmalıdır. Bu işlemler genel cerrahi bölümünde yapılmaktadır. Cerrahi girişimlerle hastalarda % 40 ile % 70 oranında kilo kaybı olabilir.
Hangi hastalara cerrahi girişim yapılmaktadır?
Hastalığın cerrahi yolla tedavisine başlamadan önce, hastaların çeşitli tetkiklerinin yapılması gerekir. Yaşamını tehdit eden bu şişmanlığın altında yatan bir hastalık olup, olmadığı araştırılmalıdır. Bunun tespit edilmesi halinde hastalığın tedavisi yapılmalıdır. Cerrahi girişim için seçilecek hastalarda;
-
Vücut kitle indeksi 40 olmalı
-
Vücut kitle indeksi 30-40 arasındaysa, şeker hastalığı, hipertansiyon, uyku apnesi olmalı
-
Hastanın yaşı 18 ile 60 yaş arasında olmalı
-
Var olan Obezitenin en az 3 yıldır olması
-
Hastanın hormonal bir rahatsızlığının olmaması
-
Alkol, uyuşturucu ve ilaç bağımlılığı olmamalı
-
Kabul edilebilir ameliyat riskinin olması gerekir.
Morbid obezite için uygulanan cerrahi girişimler nelerdir?
-
Ayarlanabilir silikon mide bandı
-
Vertikal gastroplasti
-
Mide içi balon uygulaması
-
Midenin devre dışı bırakıldığı ameliyatlar
-
Besinlerin bağırsakta emilimini azaltan cerrahi uygulamalar